HATA BİLDİRİMLERİNİZ İÇİN TIKLAYIN
سُورَةُمُحَمَّدٍ  ٥٠٦ 
الجزء ٢٦

سُورَةُمُحَمَّدٍ
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
اَلَّذ۪ينَ كَفَرُوا وَصَدُّوا عَنْ سَب۪يلِ اللّٰهِ اَضَلَّ اَعْمَالَهُمْ ﴿ ١ ﴾ وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ وَاٰمَنُوا بِمَا نُزِّلَ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَهُوَ الْحَقُّ مِنْ رَبِّهِمْۙ كَفَّرَ عَنْهُمْ سَيِّـَٔاتِهِمْ وَاَصْلَحَ بَالَهُمْ ﴿ ٢ ﴾ ذٰلِكَ بِاَنَّ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا اتَّبَعُوا الْبَاطِلَ وَاَنَّ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اتَّبَعُوا الْحَقَّ مِنْ رَبِّهِمْۜ كَذٰلِكَ يَضْرِبُ اللّٰهُ لِلنَّاسِ اَمْثَالَهُمْ ﴿ ٣ ﴾ فَاِذَا لَق۪يتُمُ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا فَضَرْبَ الرِّقَابِۜ حَتّٰٓى اِذَٓا اَثْخَنْتُمُوهُمْ فَشُدُّوا الْوَثَاقَۙ فَاِمَّا مَنًّا بَعْدُ وَاِمَّا فِدَٓاءً حَتّٰى تَضَعَ الْحَرْبُ اَوْزَارَهَاۚۛ ذٰلِكَۜۛ وَلَوْ يَشَٓاءُ اللّٰهُ لَانْتَصَرَ مِنْهُمْۙ وَلٰكِنْ لِيَبْلُوَ۬ا بَعْضَكُمْ بِبَعْضٍۜ وَالَّذ۪ينَ قُتِلُوا ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ فَلَنْ يُضِلَّ اَعْمَالَهُمْ ﴿ ٤ ﴾ سَيَهْد۪يهِمْ وَيُصْلِحُ بَالَهُمْۚ ﴿ ٥ ﴾ وَيُدْخِلُهُمُ الْجَنَّةَ عَرَّفَهَا لَهُمْ ﴿ ٦ ﴾ يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِنْ تَنْصُرُوا اللّٰهَ يَنْصُرْكُمْ وَيُثَبِّتْ اَقْدَامَكُمْ ﴿ ٧ ﴾ وَالَّذ۪ينَ كَفَرُوا فَتَعْسًا لَهُمْ وَاَضَلَّ اَعْمَالَهُمْ ﴿ ٨ ﴾ ذٰلِكَ بِاَنَّهُمْ كَرِهُوا مَٓا اَنْزَلَ اللّٰهُ فَاَحْبَطَ اَعْمَالَهُمْ ﴿ ٩ ﴾ اَفَلَمْ يَس۪يرُوا فِي الْاَرْضِ فَيَنْظُرُوا كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الَّذ۪ينَ مِنْ قَبْلِهِمْۜ دَمَّرَ اللّٰهُ عَلَيْهِمْۘ وَلِلْكَافِر۪ينَ اَمْثَالُهَا ﴿ ١٠ ﴾ ذٰلِكَ بِاَنَّ اللّٰهَ مَوْلَى الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَاَنَّ الْكَافِر۪ينَ لَا مَوْلٰى لَهُمْ۟ ﴿ ١١ ﴾

سُورَةُمُحَمَّدٍ  ٥٠٦ 
الجزء ٢٦
Muhammed Sûresi  506 
Cüz  26

KIRKYEDİNCİ SÛRE-İ CELİLE
el-Muhammed
SÛRE-İ CELîLESİ

Medenî (Medîne-i Münevvere döneminde inmiş)dir. Ancak İbni Abbâs (Radıyallâhu anhümâ) dan rivayete göre; 13. âyet-i kerîme Mekke-i Mükerreme’de nâzil olmuştur. 38 ayettir.
Rahmân ve Rahîm olan Allâh’ın ismiyle!

1  O kimseler ki kâfir olmuşturlar ve Allâh’ın yolu (olan İslâm inancı)ndan yüz çevirmiştirler /(in sanları) engellemiştirler/; O (Allâh-u Te’âlâ) onların (sıla-i rahim ve misafir ağırlamak gibi iyi) amellerini boşa çıkarmıştır.

2  Ama o kimseler ki iman etmiştirler ve salih ameller işlemiştirler, özellikle de Muhammed’e indirilmiş olan (Kur’ân)a inanmıştırlar ki o, Rable rinden (gelmiş) olan hakkın ta kendisidir; O onlar dan kötü işlerini örtmüş ve (onları iki cihanda da muvaffak kılarak) hallerini düzeltmiştir.

3  İşte bu (şekilde kâfirlerin amelinin boşa çıkarılıp müminlerin durumunun düzeltilmesi) şu se bepledir ki; o kâfir olmuş kimseler şüphesiz tama men bâtıla uymuşlardır, o iman etmiş olanlar ise Rablerinden olan hakka gerçekten hakkıyla uy muşlardır. İşte Allâh insanlara (herkesin) ilginç hallerini böylece açıklamaktadır.

4  (Hakka uyanla bâtılın peşine giden bir olmayaca ğına göre,) öyleyse, o kâfir olmuş kimselerle (harpte) karşılaştığınız zaman, hemen o boyunları vurmak la (meşgul olarak onları iyice vurun)! Nihâyet onları (çokça öldürüp yaralayarak, bir daha harekete geç me lerine engel olacak şekilde) ağır laştır dığınız zaman, hemen (esâret) ip(lerin)i sıkıca bağ layın! Artık bundan sonra ya tam bir lütufla (davrana rak canlarını bağışlar sınız), ya da iyi bir fidye almakla (onları salarsınız)! Tâ ki o (müşriklerin güç kaybına uğramaları neticesinde onlarla yapılan) harp(ler), yük lerini (ve silah gibi âletlerini) bıraksın (, işte o zamana kadar onları öldürüp esir etmeye devam edin)! İşte bunu (böyle yapın)! Allâh dileseydi elbette (sizi savaş gibi zorluklara sokmaksızın, göçük, zelzele ve boğulma gibi âfetlerle) onlardan intikam alırdı, lâkin bir kısmınızı diğer bir kısımla imtihan (edenin muâmelesine tâbi) etsin diye (size kâfirlerle cihadı emretti ki, böylece sizi büyük mükâfatlara nâil kılsın, kâfirlerin kiminden sizin elinizle peşinen intikam alsın, kiminin de korkup öğütlenerek Müslüman olma sına imkân tanısın)! O kimseler ki Allâh yolunda öldürülmüşlerdir; işte O (Rabbiniz) onların amellerini asla zâyi etme yecektir.

5  Onları muhakkak (amellerinin sevabı olan son suz cennetlere) hidâ yet edecektir ve onların (âhiret teki) hallerini düzgün kılacaktır.

6  Bir de onları cennete girdirecektir ki, O (Rab leri) orayı onlara (dünyada yaşadıkları evlerinden daha iyi bir şekilde) tanıtmıştır (, böy lece onlar cen netteki makamlarına giderlerken kimseye sorma ihti yacı bile duymayacaklardır).

7  Ey iman etmiş olan kimseler! Siz Allâh(ın dinine, peygamberine ve kitabın)a yardım ederseniz, O da (düşmanlarınıza karşı) size yardım edecek ve (er meydanında da, İslâm yolunda da) ayaklarınızı sabit kılacaktır.

8  Ama o kimseler ki kâfir olmuşlardır; yüzüstü düşüş/helâk/şer/uzaklık/ onlar içindir. Bir de O (Rableri) onların amellerini boşa çıkartmıştır.

9  İşte bu şu sebepledir ki; gerçekten on lar Allâh’ın indirmiş olduğu o (dosdoğru) şeyi(n be yanlarını, alıştıkları hayat tarzına ters buldukları için) beğenmemişler, bu sebeple O da onların (hayır na mına yaptıkları ve imanla birlikte yapmaları durumun da sevap alacakları) amellerini zâyi etmiştir.

10  Onlar hiç yer(yüzün)de yürümediler mi ki; kendilerinden önceki (inkârcı) kimselerin (feci) âkı betlerinin nice olduğuna (bir) baksaydılar? Allâh onlar üzerine helâk yağdırmıştır. (Onla rın yolunu izleyen) bu kâfirler için de onların ben zerleri (olan müthiş azaplar) vardır!

11  İşte bu şu sebepledir ki; gerçekten Allâh o iman etmiş olan kimselerin Mevlâ’sı (; yârı ve yardımcısı)dır! O kâfirler ise, şüphesiz ki onlar için (kendilerini savunacak) hiçbir mevlâ yoktur!

Muhammed Sûresi  506 
Cüz  26
cihanyamaneren